|
ARI YOKSA BİZ DE YOKUZ
Arılar takriben 40 milyon yıldır insanlığa ve dünyaya çok büyük faydalar sağlamış ve günümüzde canlılığın devamında büyük önem teşkil eden mucizevi canlılardır. Tarih boyunca birçok araştırmaya konu olmuş ve bilim adamları bu mucizeye defalarca tanıklık etmişlerdir. Bizler de veteriner hekimler olarak Arılarla ve fedakar arı yetiştiricilerimizle sahada her zaman dirsek teması halinde birlikte çalışmaktayız. Ancak son yıllarda ülkemizde ciddi oranda arı ölümleri ortaya çıktığı bildirilmiş, canlılığın devamı büyük riske girmiştir. Toplum nezdinde arılar yalnızca bal, polen arı sütü v.b. sağlayan canlılar olarak bilinse de, aslına bakıldığında araştırmalar doğrultusunda, tüketmiş olduğumuz gıdaların yüzde doksanından fazlasını sağlayan 100 bitki çeşitinden yaklaşık 75 inin poleni arılar tarafından yayılmakta yani bu bitkiler arılar vesilesiyle çoğalıp yayılabilmektedirler.
Arıların ekonomik olarak dünyaya katkısının mali boyutu ise, yine yapılan çalışmalar neticesinde, yıllık 265-280 milyar dolar olarak tespit edilmiştir. Bal arılarının olmadığı bir ekosistemde tükettiğimiz yiyecekler yavaş yavaş yok olacak ve canlılığın sürdürülebilirliği de bu sebeple ortadan kalkmış olacaktır. Bilim adamı Alber Einstein’ın herkesçe bilinen “Ya arılar olmasaydı? Arılar yeryüzünden kaybolursa insanın 4 yıl ömrü kalır” sözü de tüm bu detaylardan kaynaklanmaktadır.
Maalesef son yıllarda bahsettiğimiz gibi, gerek arı hastalıkları gerekse tarımsal ilaçlamaların gündüz vakti yapılması ve bu ilaçlamada arılara zarar veren kimyasallar kullanılması nedeniyle arı nüfusu günden güne azalmakta bu durum insanlığı ve tüm canlılığı ciddi anlamda tehdit etmektedir. İnsan yaşamının sürdürülebilirliğini sağlayan tüm hayvanlar gibi arıların da koruma ve kontrol altına alınması için Veteriner Hekimlerin rolleri artırılmalı, yeni veteriner fakülteleri açmak için harcanan bütçeler, mevcut fakültelerde eğitim kalitesini artırıp, fakülteler bünyesinde, arı konusunda da çok daha detaylı araştırma ve eğitim imkanı sağlayan laboratuvarlar kurmak için harcanmalıdır. Yine bunun yanında, tüm hayvancılık faaliyetleri gibi arıcılık faaliyetlerinin de sağlıklı bir şekilde, koruma ve kontrol altında devam edebilmesi için en kısa sürede güçlü veteriner sağlık teşkilatı olan “Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü ve Taşra Teşkilatları” yeniden aktif hale getirilip, Arı Yetiştiricileri Birlikleri, Türk Veteriner Hekimleri Birliği ve Veteriner Hekim Odalarıyla koordine halinde gelecek nesillerimizin sağlığı için çalışmalarını yürütmeye en kısa sürede başlatılmalıdır.
Tüm bunların ışığında, 2017 yılı itibariyle Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla dünyanın her yerinde kutlanmaya başlanmış olan 20 Mayıs Dünya Arılar Gününü kutluyor, bu vesileyle arılarımızın, insanlığa ve tüm canlılara sağlıklı bir şekilde hizmet etmeye devam edebilmesi için yetkilileri daha duyarlı olmaya davet ediyoruz.
.jpg)
|